1 Nisan 2008 Salı

Prof. Dr. Oktay SİNANOĞLU’nun Son Eserleri: ‘İlerisi İçin’ ve ‘Neden Türkçe Giderse Türkiye Gider?’

http://www.uzunkopruadalet.com/aylin_yavas.php 'den:

Edirne Uzunköprü Adalet Gazetesi
‘GÖZLEM’
Öğr. Gör. Aylin YAVAŞ,
Yıldız Teknik Üniversitesi
E-posta: aylinyavas@gmail.com


Prof. Dr. Oktay SİNANOĞLU’nun Son Eserleri:
‘İlerisi İçin’ ve ‘Neden Türkçe Giderse Türkiye Gider?’


23 Şubat 2008 tarihinde bilim insanları bir araya geldiler ve Prof. Dr. Oktay SİNANOĞLU’ nun son çalışmalarını dinleyip, çeşitli değerlendirmelerde bulundular. Ben de hazırlamış olduğum ilk yazımda sizlere bu çalışmalardan bahsetmek, sonra da sayın Oktay SİNANOĞLU’nun özgeçmişini paylaşmak istedim. Eserlerini hepimiz okumalı ve de okutmalıyız. Dileğim Uzunköprü’deki her kitapçıda ve her okul kütüphanesinde onun eserlerini görebilmektir! Başlıca Kitapları: Ne Yapmalı?, Büyük Uyanış, Türk Aynştaynı, Bye-Bye Türkçe, Hedef Türkiye ve İlerisi İçin’dir.

İlerisi İçin - Hazırlamış Olduğu Son Yazım (Kitap) Çalışması:

İlerisi İçin, Prof. Dr. Oktay SİNANOĞLU’nun son kaleme aldığı kitabıdır. 1. basımı, Ekim-2007’de Bilim+Gönül Yayınevi’nden çıkan eser, ‘Neredeyiz? Nasıl Dirileceğiz?’ ana başlığı kapsamında beş bölümden oluşmaktadır: 1- İlerisi İçin Türkiye, 2- Bilimde İlerisi İçin, 3- Siyasette İlerisi İçin, 4- Dış Ülkelerde Yaşayan Türkler İçin, 5- İlerisi İçin Mektuplar

‘Türkiye’nin temel sorunlarını bir bilim adamı gözüyle tespit ederek çözümler üreten ve tüm dünya vatandaşlarınca da tanınan memleket aşığı sayın Oktay SİNANOĞLU; kimya, fizik, matematik, moleküler biyoloji dallarında teorilerle uğraşırken bir yandan da memleket meselelerine kafa yormuş, çözümler üretmeyi bir vatan borcu bilmiştir. Bilimde herkesin çözülemez dediği işi, pes edip bıraktığı yerde Oktay Hoca’mız yoluna devam etmiş ve başarıyla sonuca ulaşmıştır. Tarihin bu önemli dönemecinde de bizler için gerekli olan tavır da işte bu: “Herkesin Türkiye Cumhuriyeti’nin işi bitti, defteri dürüldü dediği zamanda bile vazgeçmeden yola devam edebilmek !..’’

Uzun gayretlerden sonra nihayet ‘Büyük Uyanış’ oldu ve ‘Sinanoğlu Gençliği’ denebilecek genç nesiller yetişti. Şimdi bu gençler en başta matematik olmak üzere temel bilimlerle zihinlerini keskinleştiriyor, gönüllerini pekiştirmek için Türk kültürüne sarılıyor, Türkiye Cumhuriyeti’nin gidişatına dur diyorlar.’

İleride bizleri nasıl bir gelecek bekliyor? Türkiye Cumhuriyeti’nin savunması neden Türkçe’nin savunmasıyla başlar? Yabancı dille eğitim ihaneti nasıl devam ettiriliyor? Türkiye’de bilimin, araştırmanın ve yüksek öğretimin gelişmesi için neler yapmalıyız? Bilim dünyasıyla nasıl etkileşmeliyiz? Hangi dallarda ve ne için geri bırakıldık? İleride neler olacak ve Türk gençliği nasıl kendini bu gelişmelere hazırlayacak? İleride her konuda Türk dış-iç siyaseti nasıl olmalı? Dış ülkelerde yaşayan Türk vatandaşları ne durumda? İlerisi için kendileri ve çocuklarının güvenli varlığı için neler yapmalılar? sorularının cevaplarını bu kitapta bulacaksınız.

‘Büyük meseleler ufak adımlarla çözülür.’ diyen Oktay Hoca’mızın kitabını, bir solukta okuyacağınızı düşünüyorum.

Türkçe Giderse Türkiye Gider (2 Dvd) – Prof. Dr. Oktay SİNANOĞLU’nun Hayatı:

Belgesel görüntüler eşliğinde 3 saat 40 dakika süren, 2007’de Bilim+Gönül Yayınevi’nden çıkan, toplam 2 DVD’den oluşan belgeseli izlerken gözyaşlarıma hâkim olamadım. Oktay Hoca’mızın hayatını bir film gibi seyrederken, sanki o hayatı onunla beraber yaşadığını hissediyor insan. Eserin yapımcılığını Dilek SİNANOĞLU, yönetmenliğini Serdar ÇİLEKAR yapmıştır. Müzik eklentileri de Oktay BARAN’nın imzasını taşımaktadır. Altı çizilen bazı hususlar şunlardır:

•Dünyada neler olduğunu anlarsak Türkiye’de neler olduğunu veya olacağını daha iyi anlarız.

•En tehlikeli sömürgecilik, köleleşme zihinlerin ve gönüllerin sömürgeleşmesi köleleşmesidir. Birinci vazifemiz gönlümüzü ve zihnimizi kölelikten kurtarmaktır. Bunun için kendi dilimizde; Türkçe ile eğitim şarttır.

•Türkiye Cumhuriyeti’nin savunması Türkçe’nin savunması ile başlar.

•Bir millet tarihten nasıl silinir?

•Türkiye Cumhuriyeti’nin bugün ne sanayisi, tarımı, teknolojisi kalmıştır ne de araştırma bilimi kalmıştır. Son çıkarılan kanunlarla topraklar yabancılara çok ucuza sermaye edilip satılmaktadır. İşte 50 yıldır eğitim müfredatımızda beliren bozuk sistem ile adı vatan olan şehit kanıyla sulanmış toprakları kolayca yabancılara satacak nesiller yetiştirilmiştir. Topraklar da gittikten sonra sıra sepet havasına gelir. Havai, Haiti, Filistin’e bakın neler olmuştur?

•Yabancı dille eğitim anaokuluna indikten 1,5 yıl sonra o ülkenin dili yok olur.

•Cebirsel ve geometrik yapısı olan Türkçe kelime türetmek için en yetenekli dildir.

•Dil devrimi nasıl amacından saptırılmıştır?

•Kelime ve terim türetmede ‘Tasfiyeciliğe Hayır! Zenginleştirmeye Evet!’

.Dil meselesinde sahte sağ-sol nasıl karıştı?

•Yeni terim ve kelime türetmede ‘kural-kavram’ karşılığını ifade edebilmek için bilim insanlarımızın çok iyi Türkçe bilmesi gerekmektedir.

•Milletin bir kısmı Mustafa Kemal ATATÜRK’e, diğer kısmı Osmanlı’ya düşman edilerek bölündü.

•Türk Tarihi, 80 yıldan ibaret değildir.

•Atatürk neden ‘Güneş yeniden doğudan doğacak!’ dedi?

•AB neden Türkiye’yi istemiyor?

•Türkiye Cumhuriyeti’nde Türkiye için çalışan aydınlar neden yok?

•Tarihte hiç olmamış bir şey; Türkiye geçmişini nasıl silip attı, ruhunu nasıl sattı? Bunun şimdiki durumumuzla ilgisi nedir?

Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun Özgeçmişi

Prof. Dr. Oktay SİNANOĞLU; dünyanın en genç yaşta profesör olmuş kişisi ve iki kez çeşitli ülkelerden Nobel’e aday gösterilen ilk Türk ’tür. 1953 yılında Ankara’da TED’in Yenişehir Lisesini birincilikle bitirdi. O zaman lisenin eğitim dili tamamen Türkçe’ydi, takviyeli yabancı dil dersleri vardı, bitirdikten hemen sonra kolej oldu. TED tarafından Amerika’ya burslu Kimya Mühendisliği için gönderildi. 1956 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’de Kimya Mühendisliği’ni birincilikle bitirdi. 1957’de Amerika Birleşik Devletleri’nde MIT’den birincilikle Yüksek Kimya Mühendisi oldu. ‘Alfred Sloan Ödülü’nü aldı. 1959’da Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’de; Kuramsal/Fiziksel Kimya Doktorasını yaptı, doktorasını yaparken iki ödül kazandı. 1959–1960 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Merkezi’nde araştırmalar yaptı. 1961’de hem Harvard, hem de Yale’de kendisinin yeni Nicem (“Kuvantum”) Kimyası ve Fiziği üzerine teorileri hakkında üst düzey derslerde yeni buluşlarını anlattı. 1962 yılında Batının 300 yılda en genç profesörü oldu (26 yaşında Yale Üniversitesi’nde); 1962 yılında Ortadoğu Teknik Üniversitesi mütevelli heyeti yalnız Oktay SİNANOĞLU’na mahsus olmak üzere kendisine Danışman Profesör unvanını verdi.

Türkiye Cumhuriyeti’nde de kuramsal kimya bölümünü kurdu. Ortadoğu Teknik Üniversitesinde eğitimin Türkçe olması için uğraş verdi. 1966’da Yale Üniversite’sinde Moleküler Biyoloji konusunda ikinci kürsüsüne atandı. 1973’te Almanya’nın en yüksek ‘Aleksander von Humboldt Bilim Ödülü’nü (burs ile karıştırılmasın) ilk kazanan kişi oldu. 1975’te Japonya’nın ‘Uluslar Arası Seçkin Bilimci Ödülü’nü kazandı; yine 1975 yılında özel kanunla Oktay SİNANOĞLU’na ilk ve tek, Türkiye Cumhuriyeti Profesörü unvanı verildi. 1976’da Japonya’ya Türkiye Cumhuriyeti Özel Elçisi olarak gönderildi. Kendisi Türk-Japon kültür, bilim ve eğitim ilişkilerinin temellerini atmıştır. Amerika Bilim ve Sanat Akademisi’nin ilk ve tek Türk üyesidir. Hindistan’ın Devlet Misafiri olarak, Hintli Bakanlarla ve Cumhurbaşkanıyla görüşmüştür. Meksika’da aynı seviyede Üçüncü Dünya Bağımsızlığı için çalışmıştır. Meksika hükümeti tarafından yüksek Bilim Ödülü ‘Elena Moshinsky’ ile ödüllendirildi.

Sovyetler Birliği Bilim ve Sanat Akademisi davetlisi olarak Rusya’da kuramlarını anlattı. Moskova ve Leningrad Evrenkentleri’nde (üniversitede) bilim kitapları Ruşça’ya çevrilerek okutuldu. Çekoslavak Bilim ve Sanat Akademisi’nin defalarca özel misafiri oldu ve kuramları üzerinde çalışan ekoller kuruldu. Kore, Japonya, Hindistan, Hong Kong, Kanada, Romanya, Fransa, Hollanda, İsviçre, Almanya ve daha birçok ülkelerde bilim konuşmaları yaptı, genç yaşta bilimde gösterdiği başarılarıyla milyonlarca gencin bilime heveslenmesine vesile oldu.
Yıllar sonra karşılaştığı bilim insanları kendisini örnek alarak bilime girdiklerini söylemişlerdir. Miami Evrenkenti’nde (üniversitesinde) ‘Kuramsal Bilimler Merkezi’ni kurdu. Türkiye’de ilk yaz okullarını düzenleyerek sahaların en ünlü bilim insanlarını Türkiye Cumhuriyeti’ne davet etmiştir. O zamanlar birkaç yılda Türkiye, bilim haritasına konacak duruma gelmiştir.

Prof. Dr. Oktay SİNANOĞLU bir yandan bilimsel araştırmalarına dış ülkelerde de devam ederken, bir yandan da Türkiye’de bol bol yazılar yazıyor, çeşitli evrenkentlerde, tıp ve bilim kurultaylarında bilimsel, ayrıca Türkiye Cumhuriyeti’nin her köşesinde halka genel konuşmalar yapmaya devam etmektedir.

1962’den günümüze dek ilk TÜBİTAK Bilim Ödülünü, ilk Sedat Simavi Fen Ödülünü, 1992’de Bilgi Çağı, 1995’te İLESAM Üstün Hizmet Ödülü’nü, ayrıca Yılın Fikir Adamı, Yılın Bilim Adamı ödüllerini aldı. Yesevi Kazakistan ve benzeri birçok kuruluşta profesör, mütevelli heyeti üyesi, Atatürk Kültür Kurumu asli üyesidir. 2001'de Yerel gazeteler Birliği'nce "Halk Kahramanı Ödülü" verildi. Antalya'da Uğur Mumcu Bilim Ödülü (2002), TÜRKSAV Türk Dünyası'na Hizmet Ödülü (2002) verildi. 250 kadar uluslar arası bilimsel yayını, bilim kuramları, çeşitli dillere çevrilmiş kitapları vardır. Türkiye’de de Türkçe pek çok yayın yapmıştır.

2007 yılında tüm Yıldız Teknik Evrenkenti öğrencilerinin oylamasıyla ‘Yılın Yıldızları En Beğenilen Bilim İnsanı Ödülü’ne layık görüldü.

2005-2006’da ODTÜ, İTÜ, Yıldız Teknik, Bilkent Evrenkentleri’nde Moleküler Biyoloji, Kimya, Matematik dallarında kendi kuramlarını anlatan bilimsel konuşmalar yaptı. Eylül 2001’de Kalp Uzmanları Kurultayı, Mart 2005 İstanbul’da Avrupa Birliği Bevliyeciler Kurultayı, Eylül 2005’te Çocuk Cerrahisi Kurultayı, 2005 ve 2006’da Diyabetik Kurultay’larda hekimlere bilimsel konuşmalar yaptı. 2006 Mart ANSİAD Antalya İşadamları Derneği’ne ve Antalya Barosu’na daha birçok konuşmalar yaptı. Mayıs 2006’da kendisine Karaman Valisi ve Karaman Belediye Başkanı’nca ‘Karamanoğlu Mehmet Bey-Türk Diline Üstün Hizmet Onur Ödülü’, Türk Dil Kurumu, Ankara’da verildi. 2007 Dizayn ve Süreç Bilimi Topluluğu Uluslar Arası Altın Onu Ödülü’nü aldı.

Mayıs 2002’de Hollanda’da, Mart 2004 Ft. Lauderdale, Florida, 2004 Haziran Köln Türk Üniversiteliler Derneği, 2005 Kasım Tapma, FL, 2006 Ocak Viyana’da Türk Akademisyenler Derneği’nde, 2006 Şubat Voralberg-Avusturya’da yaşayan yurttaşlarımıza ve öğrencilerimize yerine göre bilimsel yerine göre Türkçe, Türkiye ve dünya konularında, ayrıca Avrupalılara ‘Dünyanın Gidişatı ve Avrupa Birliği’ hakkında konuşmalar yaptı.

Eğitim-Bilim dergisinde ve Bilim Ütopya dergisinde bilimsel konulu makaleleri yayınlanmaktadır. 1978’de eski TDK’dan Fiziksel Kimya Terimleri sözlüğü yayınlanmıştı. Şimdi de Açıklamalı Fizik-Kimya-Matematik Seçme Ana Terimleri Sözlüğü yayına hazırlanmaktadır.

Oktay SİNANOĞLU’nun ayrıntılı yaşam öyküsü için Emine Çaykara’nın söyleşisiyle hazırlanmış Alfa yayınlarından yayınlanan ‘Türk Aynştaynı Oktay Sinanoğlu’ kitabına başvurunuz.

Elveda YTÜ ve İstanbul, merhaba BANÜ ve Bandırma!

                                                   Yaklaşık 15 yıl  #ARGEdeLiderYTÜ ’de (ve bir yıl dünyanın en saygın üniversitelerinden Co...